'Emek teröristleri'ne 6 yıl hapis istemi

Beyoğlu'ndaki Emek Sineması'nın yıkımının durdurulması için 7 Nisan'da gerçekleştirilen protesto gösterisinden sonra çıkan olaylarda gözaltına alınan, İstanbul Film Festivali FIPRESCI jüri üyesi ve sinema yazarı Berke Göl ve Hazar Berk Büyüktunca, Özgür İpek ile Mehmet Ferit Aka hakkında 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Başbakan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Emek Sineması protestosuna 'terör' yorumu yapmıştı.

Emek Sineması'nın yıkımının durdurulması için 7 Nisan'da aralarında sinema sanatçılarının da bulunduğu bir grup, Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde protesto yürüyüşü yapmıştı. Basın açıklamasının ardından gruptan bazı kişiler, Emek Sineması'nın bulunduğu Yeşilçam Sokağı'na girmek istemiş ancak polis engeliyle karşılaşmıştı. Eylemcilere biber gazıyla müdahale eden polis, yaşanan arbede sonrası Berke Göl, Hazar Berk Büyüktunca, Özgür İpek ve Mehmet Ferit Aka'yı gözaltına almıştı.

6 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ

Savcılık talimatıyla serbest bırakılan Göl ve diğer şüpheliler hakkında İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturma tamamlandı. Sinema Yazarları Derneği üyesi Berke Göl ve diğer üç kişi hakkında "görevi yaptırmamak için direnme" ve "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet" suçlarından 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları istendi. 

EMEK PROTESTOSUNA 'TERÖR' YORUMU YAPMIŞTI

Başbakan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Emek Sineması'nın yıkılmasına karşı protestoları 'terör' olarak yorumladı. Çelik, 'bir kaşık suda fırtına koparılmak istendiğini' savundu.

Başbakan Yardımcısı Hüseyin Çelik, bir televizyon programında Emek Sineması'nın yıkılması ve yapılan protestolara ilişkin değerlendirmeler yapmıştı. 

Sinemanın yıkılmasına karşı yapılan protestoları 'terör' olarak yorumlayan ve "bir kaşık suda fırtına koparılmak istendiğini" savunan Çelik şunları söylemişti: 

"Emek Sinemasının bulunduğu bina 1884 yılında inşa edilmiştir. Orada önce avcılar kulübü varmış, sonra sirk olmuş, sonra tiyatro olmuş, sonra Melek Sineması olmuş. 1957’de emekli sandığı satın almış, adı Emek Sineması olmuş. 1993’te 25 yıllığına bir firma tarafından kiralanmış. Uzun zaman boş kalmış. Burası aslında sinema olarak kullanılacak bir yer değil. Neredeyse göçecek binadır. Bir an önce güçlendirilmezse, tadilat yapılmazsa göçecek, tarihi bir eser kaybolacak.

1400 koltuklu sinema, 4. kata taşınıyor. Burası AVM’ye dönüştürülmüyor. Teşebbüs, tasarruf özgürlüğü var. Beyoğlu’nun ruhuna uygun yeni bir proje yapılmıştır. Proje kamuoyuyla paylaşılmıştır. Mimarlar Odası dava açmıştır; önce yürütmeyi durdurma kararı verilmiş, daha sonra ise bilirkişi raporu gelince bu karar ortadan kaldırılmıştır. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu da bu kararı kaldırmıştır.

Bu karardan hoşlanmayabilir, protesto etmek isteyebilir, yürüyüş yapabilir, pankartlar açabilirsiniz. Ama araya başka unsurlar girdiği zaman işin şekli değişiyor. Belki masumane, çok iyi niyetlerle başlayan protesto, ne yazık ki yine şiddete, teröre ve terörize edilmiş davranışlara kurban edilmiştir.

Sanatçıların sitemleri, itirazları olabilir; bunlar baş üstüne ama çıkan manzaradaki gibi değil. Sinema Kanunu’nda biz salon sinemacılığını teşvik ediyoruz. Değişimin önüne duramazsınız. Kimsenin kimseyi itam etmesine gerek yok, bu doğru değildir."

yurtgazetesi.com.tr