12 Eylül 2013 Perşembe
KESK’TE İSTİFALAR ARTACAK.
KESK etkisini yitiriyor, eylemlere katılan sayısı giderek düşüyor. 1995’lerde 100-150 bin kişiyle eylem yapılırdı. Oysa 16-20 Ağustos 2013 günleri “İnsanca Yaşam, Güvenceli Gelecek, Eşit, Özgür ve Demokratik Bir Türkiye İçin Yürüyoruz!” sloganıyla 4 koldan Ankara’ya yürüyüşün sonunda Ankara’da toplanan, ancak birkaç yüz kişi olabildi.
İstifalar ise, hızlanarak sürüyor.
Dün bu köşede, etkisizleşmesinin ve istifaların sebeplerini şöyle özetlemiştim.
1-AB emperyalizme ile ilişkiler, anti-emperyalist özelliğini köreltti, bağımsızlık amacından uzaklaştırdı
2-İşçi sınıfının birliğini savunmak yerine, emperyalizmin işçi sınıfını ve ülkeyi parçalama planlarına alet oldu. Etnik bölücülüğü temel çizgi yaptı.
3-Çok övünülen tabanın söz ve karar hakkı ilkesi terkedildi. Sendikayı, PKK ve çeşitli örgütlerin illegal hastası şefleri, dışarıdan yönetir oldu.
Sadece son aylara bakalım, yeter.
ESM Bursa Şubesi, KESK’in PKK ve AKP paralelinde hareket etmesine, sınıfı parçalayan etnik bölücülük çizgisine şöyle diyordu:
“Genel Başkan Lami Özgen’in, 21.03.2013 tarihinde, terör örgütü liderinin görüşlerini ve “Çözüm Sürecini önemsediğini” belirten, “bu çalışmaların devam etmesi gerektiği” yönündeki demecine, ESM Bursa Şubesi ve üyeleri olarak katılmıyor, reddediyoruz.
İnsanların konumlarını ve birbirleriyle ilişkilerini etnik kökenleri ya da mezhepsel kimlikleri belirlemez. Belirleyici tek ölçüt, üretim aşamalarında üstlendikleri görev ve ürettikleri değerlerin toplamı olan emektir.
Emeğin en yüce değer olduğunu söyleyen Lami Özgen’ in, bu gerçeği atlayıp, ulusal kimliği reddederek, emekçilerin bütünlüğünü ve sınıf çıkarlarını yok edecek şekilde etnik kökenler üzerinden kimlik tanımları yapması ve terör örgütü liderinin açıklamalarını önemsemesi kabul edilemez.”
Lami Özgen’de, diğer KESK yöneticileri de, tınmadılar.
“Tabanın söz hakkı” diyen KESK Başkanı, AKP’nin etnik bölücülük projesinde görev alırken, bırakalım tabanı, yöneticilere bile danışmamıştı. Eğitim-Sen Uşak Şubesi’nden sonra SES Bursa Şubesi peş peşe, “Akil Adamlığı bırak” çağrısı yaptılar. “Tam bağımsız Türkiye, hayat ilkesi olan bizler, emperyalist güçlerce dayatılan ve Türkiye’nin bölünmesine sebep olabilecek hiçbir politikanın arkasında olmayacağız” dediler.
“Görevi bırak” diyen bu seslere kulaklar tıkandı.
SES İnegöl İşyeri Temsilcisi Tansu Darıcı ve 27 SES üyesi istifa ettiler.
ESM Bursa Eski Şube Başkanı Volkan Türkyılmaz da, istifalarını şöyle açıkladı.
“Açılım süreci ihanet sürecidir. KESK Genel Başkanının komisyon içerisinde yer alması kabul edilemez. Akil adamlar Komisyonuna dahil olunca toplu olarak istifa ettik. Bu tartışma diğer illerde de var. Sosyal demokrat, Atatürkçü, Cumhuriyet, vatan kaygısı taşıyan emekçi kesimlerin hepsinde var. İstifalar daha çok yaşanacaktır.”
Bu kadar da değil. KESK Yöneticilerine ve üyelerine değil, KESK dışındaki şeflere bağlı olan KESK Başkanları, KESK Merkez yöneticilerinin uyarılarını da hiçe sayıyordu.
KESK Genel Mali Sekreter Berberoğlu’nun, “Lami Özgen’in Akil Adamlar içinde olması bizim kararımız değildir. Örgütümüzde rahatsızlıklar vardır. Bir an önce bu komisyondan çekilmelidir” çağrısı bile Lami Özgen’in umurunda olmadı.
Ardından, Tüm Bel-Sen Genel Başkanı Vicdan Baykara istifa etti. Baykara açıklamasında,
1-“KESK’in son yıllarda sendikal hiçbir görevini yerine getirmediğini, emek örgütü olmaktan çıkıp siyasal bir örgüte dönüştüğünü üzüntüyle gördüm.
2-Akil Adam olarak AKP’nin paralelinde çalışır olmuş, Kürt Ulusal Kongresi hazırlık Komitesi içinde yer almıştır.
3-Emek amaçlı kitle örgütleri, ülkeleri etnik ve mezheplere ayırıp yok etmeyi amaçlayan emperyalist politikaların uygulama aracı haline sokulmamalıdır. Ülke bütününde sınıf kavgası vermek gibi kapsamlı bir mücadele içinde olması gereken KESK ise, bu yapısından uzaklaşmış, aynı zamanda anti-emperyalist karakterini de kaybetmiştir.
4-Asli görevini, emek örgütü olma işlevini tamamen yitirmiştir” diyordu.
KESK, ya sendika olacak, vatanı, bağımsızlığı ve işçi sınıfını savunacak, ya da eriyecek, küçülecek.
İki iki dört...
Aydınlık Gazetesi / 12 Eylül 2013
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder