Fatma Şahin ve Faruk Çelik, ballandırarak anlatıyorlar; “Çalışan kadına önemli haklar geliyor. Anneler büyük imkanlara sahip olacak. Babalara bile süt izni geliyor.”
Propaganda böyle.
Son aylarda, kadını kafese kapatmak isteyenler daha da azgınlaştı. Karanlık yürekleri ve örümcek beyinleriyle, kadın cinsine kinlerini kusuyorlar. “Türbana, hatta kara çarşafa kapanmaları lazım”.
Topuğundan bile tahrik oluyor, hamile kadının sokakta görünmesinden rahatsız oluyorlar. “Çocuğun yapılışını akıllara getireceği için” yasaklanmalı. “Bırakalım hamileyi, ne şekilde olursa olsun kadının sokağa çıkması, marketten ekmek almak için bile çıkması doğru değil.”
Devlet okulları gasp edilerek İmam Hatip yapılıyor, 7-8 yaşındaki yavrucaklar çuvala sokuluyor.
13 yaşındaki kızlara tecavüz edenler serbest bırakılır, hatta tecavüze uğradığı için suçlanır olmuştu.
2013 Türkiye’sinde kadının durumu bu.
Kadına reva görülen bunlar iken, “çalışan kadına kolaylık” denilen neyin nesi?
Önce birkaç rakam...
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’na göre 2011 yılında kadınların iş gücüne katılma oranı Türkiye’de % 28.8.
Oysa bu oran Rusya’da yüzde 68, Güney Kore'de yüzde 55, Meksika'da yüzde 46, Macaristan'da yüzde 57, Brezilya'da ise yüzde 63.5, Avro Bölgesi'nde yüzde 69, Avusturya’da yüzde 40.
TÜİK’in 2013 rakamlarına göre kadınlarda işsizlik oranı % 27.
Bir sosyal güvenlik kurumundan yararlanmayan, emeklilik ve sağlık güvencesi olmayanların, toplam kadın istihdamına oranı ise, %51.
Kadının çalışma hayatındaki rolünün azaldığı, orta düzeyde eğitimlinin iş bulma olanağını yitirdiği, işyerinde tacize ve sürgüne, aynı işi yapan erkeklerden farklı ücrete tabi tutulduğu biliniyor.
Başka bir çuvalı da Hükümet hazırlıyor.
Erdoğan üç çocuk istiyordu. Ali Babacan ile Maliye, Kalkınma, Sağlık, Aile, Çalışma bakanları toplandılar. Kadının çalışma hayatından uzaklaştırılması, Başbakana çocuk doğurması için plan hazırladılar. Planın adı ‘Aile Destek Projesi'. Ekim’de Meclise gelmesi bekleniyor.
“Evde çocuk doğurun” teşviki
-Doğum izni, 16 haftadan 18 haftaya çıkarılıyor.
-İlk çocuk için 2, ikinci çocuk için 4, üç ve üzeri çocuk için 6 ay olmak üzere, yarı zamanlı çalışıp tam zamanlı maaşı alınacak.
-Lise mezunu 18-24, üniversite mezunu 18-26 yaş arası gençlere 10 bin TL faizsiz kredi verilecek. Geri ödeme 2 yıl sonra başlayacak, taksitlendirilecek. Aylık gelire göre kredi artabilecek, taksit sayısı çoğalacak.
-0-1 yaş arasında çocuğu olan anneye gece işi verilmeyecek.
-Devlet destekli tüp bebek denemesi 2'den 3'e çıkarılacak.
-Çalışan annelere işe dönüş garantisi verilecek.
Böylece kadın, işyerinden olabildiğince uzak kalıp evde çocuk doğurabilecek.
Kadın esnek çalışma ve kiralık işçi büroları
Çocuklu ya da çocuksuz, çalışmayı tercih edene ise, esnek çalışma köleliği geliyor ve özel istihdam bürolarının işçi pazarlayan piyasasına düşecekler.
Fatma Şahin, “yarı zamanlı, evden ve çağrı üzerine çalışma biçimindeki esnek çalışmaya büyük önem veriyoruz” diyerek baklayı çıkarıyor ağzından.
Esnek çalışma modelinin takibini, özel şirketlerde özel istihdam büroları yapacak. Kamuda ise İŞKUR yürütecek.
Yarı zamanlı çalışma süresi zarfında ayrıca süt izni verilmeyecek.
0-6 yaş arası çocuğu olan anne ve babaya, okul çağına kadar kısmi süreli çalışma denilen esnek çalışma geliyor.
Sendikaların ve kadın örgütlerinin dikkatine
Özetle kadına sunulan seçenekler, “ya evde doğurun, ya da esnek çalışmaya ve kiralık işçi bürolarına razı olun”.
Bu tuzak sadece sendikaları değil, kadın örgütlerini de ilgilendiriyor.
Aydınlık Gazetesi / 18 Eylül 2013
“YA DOĞUR, YA DA ESNEK ÇALIŞMA KÖLESİ OL”
Fatma Şahin ve Faruk Çelik, ballandırarak anlatıyorlar; “Çalışan kadına önemli haklar geliyor. Anneler büyük imkanlara sahip olacak. Babalara bile süt izni geliyor.”
Propaganda böyle.
Son aylarda, kadını kafese kapatmak isteyenler daha da azgınlaştı. Karanlık yürekleri ve örümcek beyinleriyle, kadın cinsine kinlerini kusuyorlar. “Türbana, hatta kara çarşafa kapanmaları lazım”.
Topuğundan bile tahrik oluyor, hamile kadının sokakta görünmesinden rahatsız oluyorlar. “Çocuğun yapılışını akıllara getireceği için” yasaklanmalı. “Bırakalım hamileyi, ne şekilde olursa olsun kadının sokağa çıkması, marketten ekmek almak için bile çıkması doğru değil.”
Devlet okulları gasp edilerek İmam Hatip yapılıyor, 7-8 yaşındaki yavrucaklar çuvala sokuluyor.
13 yaşındaki kızlara tecavüz edenler serbest bırakılır, hatta tecavüze uğradığı için suçlanır olmuştu.
2013 Türkiye’sinde kadının durumu bu.
Kadına reva görülen bunlar iken, “çalışan kadına kolaylık” denilen neyin nesi?
Önce birkaç rakam...
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’na göre 2011 yılında kadınların iş gücüne katılma oranı Türkiye’de % 28.8.
Oysa bu oran Rusya’da yüzde 68, Güney Kore'de yüzde 55, Meksika'da yüzde 46, Macaristan'da yüzde 57, Brezilya'da ise yüzde 63.5, Avro Bölgesi'nde yüzde 69, Avusturya’da yüzde 40.
TÜİK’in 2013 rakamlarına göre kadınlarda işsizlik oranı % 27.
Bir sosyal güvenlik kurumundan yararlanmayan, emeklilik ve sağlık güvencesi olmayanların, toplam kadın istihdamına oranı ise, %51.
Kadının çalışma hayatındaki rolünün azaldığı, orta düzeyde eğitimlinin iş bulma olanağını yitirdiği, işyerinde tacize ve sürgüne, aynı işi yapan erkeklerden farklı ücrete tabi tutulduğu biliniyor.
Başka bir çuvalı da Hükümet hazırlıyor.
Erdoğan üç çocuk istiyordu. Ali Babacan ile Maliye, Kalkınma, Sağlık, Aile, Çalışma bakanları toplandılar. Kadının çalışma hayatından uzaklaştırılması, Başbakana çocuk doğurması için plan hazırladılar. Planın adı ‘Aile Destek Projesi'. Ekim’de Meclise gelmesi bekleniyor.
“Evde çocuk doğurun” teşviki
-Doğum izni, 16 haftadan 18 haftaya çıkarılıyor.
-İlk çocuk için 2, ikinci çocuk için 4, üç ve üzeri çocuk için 6 ay olmak üzere, yarı zamanlı çalışıp tam zamanlı maaşı alınacak.
-Lise mezunu 18-24, üniversite mezunu 18-26 yaş arası gençlere 10 bin TL faizsiz kredi verilecek. Geri ödeme 2 yıl sonra başlayacak, taksitlendirilecek. Aylık gelire göre kredi artabilecek, taksit sayısı çoğalacak.
-0-1 yaş arasında çocuğu olan anneye gece işi verilmeyecek.
-Devlet destekli tüp bebek denemesi 2'den 3'e çıkarılacak.
-Çalışan annelere işe dönüş garantisi verilecek.
Böylece kadın, işyerinden olabildiğince uzak kalıp evde çocuk doğurabilecek.
Kadın esnek çalışma ve kiralık işçi büroları
Çocuklu ya da çocuksuz, çalışmayı tercih edene ise, esnek çalışma köleliği geliyor ve özel istihdam bürolarının işçi pazarlayan piyasasına düşecekler.
Fatma Şahin, “yarı zamanlı, evden ve çağrı üzerine çalışma biçimindeki esnek çalışmaya büyük önem veriyoruz” diyerek baklayı çıkarıyor ağzından.
Esnek çalışma modelinin takibini, özel şirketlerde özel istihdam büroları yapacak. Kamuda ise İŞKUR yürütecek.
Yarı zamanlı çalışma süresi zarfında ayrıca süt izni verilmeyecek.
0-6 yaş arası çocuğu olan anne ve babaya, okul çağına kadar kısmi süreli çalışma denilen esnek çalışma geliyor.
Sendikaların ve kadın örgütlerinin dikkatine
Özetle kadına sunulan seçenekler, “ya evde doğurun, ya da esnek çalışmaya ve kiralık işçi bürolarına razı olun”.
Bu tuzak sadece sendikaları değil, kadın örgütlerini de ilgilendiriyor.
Aydınlık Gazetesi / 18 Eylül 2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder